31 Aralık 2017 Pazar

Hattat Ahmet Nazmi Altınkalem,İzmiri

Hattat Ahmet Nazmi Altınkalem adını ilk olarak İbnü'l-Emin yazmıştı,İzmir'li hattat Mehmed Emin bin Kadı'nın oğlu olarak kısa bir bahis yapmıştı.Bu ipucundan yola çıkarak İzmir'de bulunan ağabeysinin torunu gazeteci Yaşar Aksoy'a ardından torunu Nükhet İzmiroğlu'na ulaştım.Nükhet  Hanım sağolsun,bana bu değerli hattatın kısa bir biyografisini hazırlayarak dedesinin ruhunu şaad etti aynı zamanda tarih içinde kaybolmaktan kurtardı.Yoksa zaman içinde yitip giden bir çok değerli hattat gibi o'da yok olup gidecekti;

"Hicri 1300 (miladi 1884) İzmir doğumlu, hattat ve müzehhip Bergamalı Hacı Mehmed Emin Efendi’nin oğludur(. Babasından kalıtım yoluyla güzel yazı yazabilme kabiliyeti ile gelişen Nazmi Efendi zamanla olgunlaştırdığı san’atının çok muvaffak bir üstadı haline gelmiştir. Arap harfleriyle, yazının Türk zevkinin şahane örneklerini veren büyük bir hattat olmuştur. Türk tezyini yazı üstatları arasında şerefli bir yeri olan Nazmi Altınkalem eski Türk tezyini yazı çeşitlerinin hemen hepsine aşinadır. Sülüs, Rik’a, Küfi ve İstif gibi Türk tezyini yazı san’atlarında sayısız eserler vererek, zengin bir san’at hayatı yaşamış ve yaşatmıştır.
Nazmi Efendi, 1894 yılında tek derslik olarak mahalle mektebi adı altında hizmete giren, 1909 yılında Tefeyyüz adıyla devam eden okula baş öğretmen olarak Milli Eğitim tarafından atanmıştır. 1912 yılında Güzelyalı Camii gelirleri ve baş öğretmen Nazmi Efendi’nin çalışmaları ile 5 derslik haline gelen okul 1923 yılında Müdafaa-i Hukuk İlkokulu ismini almıştır.  Uzun yıllar okulun müdürlüğünü ve yazı hocalığını yapmış, Güzelyalı Camii imamlığını da kırk yıl birlikte devam ettirmiştir.
Nazmi Efendi, aynı yıllarda İzmir’deki üç büyük kütüphaneden birinin, Altınkalem Kütüphanesi’nin sahibidir. 2. Beyler sokağındaki kırtasiye malzemeleri ve okul kitaplarının satışının yapıldığı kütüphanesinin 1930’daki Kemeraltı yangını sonucu tamamen yanması sebebiyle yine Kemeraltı’ndaki Meserret Oteli avlusunda küçük bir dükkanda mücellithanesini kurmuş, kardeşi İzzet Bey ile çalışıp bir yandan da san’atının meyvelerini daha da olgunlaştırarak vermiştir.
İzmir’deki Salepçioğlu camii’nde peygamberler isimlerinin ilk yazıları onun elinden çıkmıştır. İzmir’de bir çok camide, sebilde onun göz nuru yazıları bulunmaktadır. Ehlivukuftur (bilirkişi).
1954 Kasım’ında hac ziyareti sırasında hastalanıp Mekke’de toprağa verilmiştir."










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder