12 Aralık 2015 Cumartesi

Hattat Abdülbaki Arif bin Mehmed Efendi

Hattat Abdülbaki Arif bin Mehmed Efendi,Osmanlı alim, şair ve hattatı. İstanbul’un Kasımpaşa semtinde doğdu. Doğum tarihi kesin olarak belli değildir. Bazı kaynaklarda 1633’te doğmuş olmasının kuvvetli olduğu yazılıdır. Babası Tersane-i Amire mahzen katibi Ammizade Mehmed Efendidir.Hat sanatını Mehmed Tebrizi’den öğrenen Abdülbaki Efendi, zamanının “imad”ı kabul edilen iyi bir ta’lik hatta sahipti. Birçok murakkaa ve kıt'a yazdı ve kitap çoğalttı. Pekçok talebe yetiştirdi. Katibzade Mehmed Refi Efendi, Vak’anüvis Raşid Efendi, Şair Seyyid Vehbi, Şeyhülislam İshak Efendi, Ali Rumi önde gelen talebelerinden idi.
Abdülbaki Efendi medrese tahsilini tamamladıktan sonra Memikzade Mustafa Efendiye mülazim (asistan) oldu. Bir müddet Harameyn Evkafı katipliği yapan Abdülbaki Efendi, sırası geldiğinde İstanbul’da Defterdar Yahya Medresesi Müderrisliğine kırk akçe yevmiye ile tayin oldu (1665). Buradaki görevini tamamladıktan sonra Şeyhülislam Minkarizade Yahya Efendinin yaptığı imtihanı birincilikle kazandı ve İbtida-i hariç payesiyle Malulzade Medresesine 1668’de müderris oldu. Abdülbaki Efendinin, vazifelerinde gösterdiği başarılar sayesinde süratle dereceleri yükseltildi. Sırasıyla Hüsrev Kethüda (1672), Sekban Ali (1673), Hayreddin Paşa (1675), Atik Murad Paşa (1676), Mahmud Paşa (1678), Atik Valide Sultan (1679), Süleymaniye (1680) medreselerinde müderrislik yaptı. 1681 senesinde Selanik kadılığına tayin edildi. 1683’te bu görevden alınan Abdülbaki Efendi dört sene kadar hattatlıkla meşgul oldu. 1687’de Bursa kadısı oldu. 1692’de Mekke payesi ile Kahire kadılığına getirildi. 1697’de İstanbul payesi alarak İstanbul kadılığına tayin edildi. Bu vazifede dört sene kaldıktan sonra 1702’de Anadolu, daha sonra da Rumeli kazaskeri oldu (1706). Bu görevden Antep ve Mudanya arpalık verilerek azl edildi. 1710’da tekrar Rumeli kazaskeri oldu. Sonra, Bursa’ya mecburi ikamete gönderildi. 1712’de tekrar İstanbul’a dönen Abdülbaki Efendi, 1713 yılında vefat etti. Eyüp Sultan Camii bahçesinde yatmaktadır.

Türk Hattatları S.121
Tuhfe-i Hattatin S.669-670

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder